5411 Sayılı Kanunun Geçici 16. Maddesi
Bu madde ile, 5411 sayılı Kanun ile Fon alacağının tahsili bakımından yarar görülerek zamanaşımı ve diğer konularda Fon lehine getirilen hükümlerin makable şamil (geçmişe etkili) olarak uygulanması öngörülmektedir.
5411 Sayılı Kanunun 108. Maddesi
Bu madde ile, 5411 sayılı Kanunun 71. maddenin birinci fıkrasının (e) bendi hükümlerine göre kaynak istismarı nedeniyle faaliyet izni kaldırılan veya Fona devredilen bankaların hakim ortakları ve yöneticilerinin kullandıkları kaynakları ve bu suretle uğranılan zararları Fon tarafından verilecek süre içerisinde iade ve tazmin etmekle mükellef oldukları öngörülmüştür. Ayrıca aynı madde ile, dolanlı kaynak kullanımı ve iade ve tazmin talebinin sonuçları da düzenlenmiştir.
5411 Sayılı Kanunun 132. Maddesi
Bu madde ile, Fon alacaklarının takip ve tahsiline ilişkin yetki ve usuller düzenlenmiştir. Buna göre, Fonun, 5411 sayılı Kanunun 130. maddesinde sayılan gelirleri ile 108. ve 135. maddesindeki alacaklarının takip ve tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır. Ayrıca anılan madde ile Fona 6183 sayılı Kanunun uygulanmasına ilişkin bazı özel nitelikte yetkiler tanınmaktadır. Diğer taraftan; bu madde ile, hisseleri Fona intikal eden bir bankanın alacaklarının devralınması halinde bu alacakların, devir tarihi itibarıyla Fon alacağı haline gelmesi ve bu alacaklarla ilgili olarak borçlu aleyhine 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre başlatılmış bulunan takipler ile alacağın tahsiline yönelik davalara kaldığı yerden devam edilmesi, yine devralınan alacaklar nedeniyle Fona borçlu olanların iflası halinde Fonun iflasa ilişkin bazı özel yetkiler kullanması, Fonun, takip ettiği alacakları hızlı ve etkin bir şekilde tahsilinde özel yetkilerden yararlanması öngörülmektedir.
5411 Sayılı Kanunun 134. Maddesi
Bu madde ile, Fona , alacaklarının tahsiline ilişkin 132. maddede belirtilenlerin dışında bazı özel yetkiler tanınmıştır. Bu kapsamda, bazı niteliklere haiz olan şirketlerin temettü hariç ortaklık hakları ile bu şirketlerin yönetim ve denetiminin devralınması ve bu şirketlere ilişkin özel nitelikte yetkilerin kullanılması, 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca haczedilen malların ticari ve iktisadi bütünlük içerisinde satılması, dolanlı olarak kullanılan veya kullandırılan kaynakların tahsiline ilişkin özel nitelikte yetkiler kullanılması belirtilen maddede öngörülen başlıca düzenlemelerdir.
6183 Sayılı Kanun Uygulaması
6183 Sayılı Kanun esasen, devlete, il özel idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait mahkeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer`i kamu alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve kamu hizmetleri icrasından doğan diğer alacakları ile bunların takip masrafları hakkında uygulanan bir kanundur. Anılan Kanun, belirtilen alacakların tahsiline ilişkin özel takip usulleri ve özel yetkiler içermektedir. Bu Kanunda düzenlenen en önemli yetki ise, kamu kuruluşunun takip işlemlerini icra dairesi aracılığıyla değil doğrudan kendisinin yürütmesidir. 6183 Sayılı Kanunda, kamu kuruluşlarına, Kanun kapsamındaki alacaklarının tahsiline ilişkin, borçlunun malları üzerine ihtiyati haciz uygulama, haczetme ve nihai olarak da satarak alacağını tahsil etme imkânı tanınmıştır. Diğer bir ifadeyle, 6183 Sayılı Kanun, kamu kuruluşlarına tahsil sürecini hızlandırıcı ve etkinleştirici bir takım yetkiler tanımaktadır. 6183 Sayılı Kanunda, Fon alacakları Kanun kapsamında sayılmamış olmakla birlikte, 4389 ve 5411 sayılı kanunlarda, Fonun bir kısım alacaklarının tahsili amacıyla Fona 6183 Sayılı Kanun hükümlerini uygulama yetkisi verilmiştir. Fon bu yetkiye istinaden, anılan Kanun kapsamında yer alan alacaklarının tahsiline yönelik doğrudan takip başlatabilmekte, anılan Kanunda belirtilen, ihtiyati haciz, haciz, satış gibi yetkileri kullanarak alacağını daha etkin bir şekilde tahsil etmeyi amaçlamaktadır.
6183 Sayılı Kanun Mükerrer 35`inci Maddesi
Bu madde kanuni temsilcilerin amme borçlarından sorumluluğunu düzenlemektedir. Bu madde ile, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanunî temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği, yabancı şahıs veya kurumların Türkiye`deki mümessilleri hakkında da aynı uygulamanın söz konusu olacağı, tüzel kişilerin tasfiye haline girmiş veya tasfiye edilmiş olmalarının, kanunî temsilcilerin tasfiyeye giriş tarihinden önceki zamanlara ait sorumluluklarını kaldırmayacağı, temsilciler, teşekkülü idare edenler veya mümessillerin, bu kapsam gereğince ödedikleri tutarlar için asıl amme borçlusuna rücu edebilecekleri öngörülmektedir.
Açık Piyasa İşlemleri (APİ)
Para politikası uygulaması çerçevesinde, merkez bankaları bünyesinde para miktarının artırılıp azaltılması amacıyla, hazine kağıtlarının alım ve satımının (kesin alım, kesin satım, geri satım vaadiyle alım, geri alım vaadiyle satım) yapılması işlemleridir. Bankalararası Para Piyasası işlemleri de “Açık Piyasa İşlemleri” kapsamı içerisindedir. TCMB bünyesinde bu tür işlemler, Açık Piyasa İşlemleri ve Para Piyasası Müdürlükleri tarafından yürütülmektedir.
Alacağın Temliki
Alacağın temliki, bir alacağın alacaklı tarafından başka bir kimseye devredilmesidir. Bu devir işlemi ile eski alacaklının (temlik edenin) yerini yeni alacaklı (temellük eden) almakta, böylece temlik edilen alacak eski alacaklının mamelekinden çıkarak yeni alacaklının mamelekine dahil olmakta, alacağı talep etmek hakkı da yeni alacaklıya intikal etmektedir.
Alacağın Temliki Sözleşmesi
Temlik (devir) işlemine konu alacağa ilişkin devir ve temlik işlemlerini “temlik eden” ve “temellük eden” taraflar arasında karşılıklı olarak düzenleyen bir sözleşmedir. Kanunumuz alacağın temlikinin ‘yazılı’ şekilde yapılmasını gerekli görmekte ve alacak temlik sözleşmesinde sadece temlik edenin imzasının bulunmasını yeterli saymaktadır.
Alacak Satışı
Temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Fona devredilen bankalardan devralınan tahsili gecikmiş alacakların ihale yoluyla satışa çıkarılması ve satış işleminin gerçekleştirilmesi sürecidir.
Kesin Satış Yöntemiyle Alacak Satışı: Alıcı (Varlık Yönetim Şirketi) ile satıcı (Fon) arasında imzalanan bir sözleşme kapsamında, satıcı tarafından satış portföyünü oluşturan kredi alacaklarının, her türlü faiz ve fer’ileri (komisyon, masraf vb.) ile birlikte bir satış bedeli mukabili alıcıya devir ve temlik edildiği bir satış yöntemidir. Bu yöntemde, alıcının satın aldığı portföyden elde edeceği tahsilatın satıcı ile paylaşımı sözkonusu olmayıp, sadece sözleşme kapsamında alıcının belirlenen koşullar dahilinde satın aldığı bazı alacak kalemlerini süresi içinde iade etme hakkı olabilir.
Hasılat Paylaşım Yöntemiyle Alacak Satışı: Alıcı (Varlık Yönetim Şirketi) ile satıcı (Fon) arasında imzalanan bir sözleşme kapsamında, satıcı tarafından satış portföyünü oluşturan kredi alacaklarının, her türlü faiz ve fer’ileri (komisyon, masraf vb.) ile birlikte bir bedel karşılığında alıcıya devir ve temlik edildiği ve alıcının satış portföyündeki alacaklardan elde edeceği tahsilatın (gider ve masraflar tahsilat tutarından düşülmeksizin) alıcı ile satıcı arasında paylaşıldığı bir satış yöntemidir.